Boşanma Davası

Ailenin korunması toplumun korunmasıdır. Zira toplumu oluşturan temel yapı taşı ailedir. Sürdürülemeyen evliliklerin hem eşler, hem de çocukların menfaatine uygun olarak, hukuka uygun şekilde sona erdirilmesi de toplumun korunmasına hizmet etmektedir. Tüm aile bireylerinin menfaatini ön planda tutarak anlaşmalı boşanma süreçlerinin yönetilmesi yanı sıra, çekişmeli boşanma davalarında davacı veya davalı vekili olarak davaların yürütülmesini boşanma avukatı sıfatıyla görevini üstleniriz. Bu çerçevede, anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası, mal varlığı yönetimi ve çocukların velayetine dair meseleler alanında uzman boşanma avukatı vasıtasıyla çözümlenmektedir.

Boşanma Davası Nedir ?

Boşanma davası, evlilik birliğinin kanunda öngörülmüş bir sebebe dayanarak mahkeme kararıyla sona erdirilmesi amacıyla açılan bir dava türüdür. Boşanma davaları, anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davası olmak üzere iki farklı şekilde açılabilmektedir. Eşler arasındaki mevcut evliliğin sona erdirilmesi için, eşler arasında anlaşmalı boşanma protokolü düzenlenebileceği gibi, anlaşma yapılmaksızın çekişmeli boşanma davası da açılabilmektedir.

Eşler arasında imzalanacak anlaşmalı boşanma protokolüyle anlaşmalı boşanma yoluna başvurulması halinde, bir ya da en fazla iki celse içinde aile mahkemesi tarafından boşanma kararı verilebilmektedir. Bununla birlikte, çekişmeli boşanma davaları, anlaşmalı boşanma davalarına kıyasla daha uzun sürmektedir. Boşanma sürecinin en iyi şekilde yönetilebilmesi için, boşanma avukatına danışılmalıdır.

Çekişmeli Boşanma Davası Nedir ?

Çekişmeli boşanma davasından söz edilebilmesi için, boşanmaya esas teşkil eden olaylarda anlaşma sağlanamamış olması gerekmektedir. Anlaşma sağlanmış olması durumunda, anlaşmalı boşanma yoluna başvurulması söz konusu olacaktır.

Çekişmeli boşanma sebepleri Türk Medeni Kanunu’nun 161-166.maddeleri arasında düzenlenmiş olmakla birlikte, çekişmeli boşanma davasının açılabilmesi ancak bu sebeplerden birinin varlığı halinde söz konusu olmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddeleri kapsamında düzenlenen boşanma sebepleri, “genel boşanma sebepleri” ve “özel boşanma sebepleri” olmak üzere iki kategoriye ayrılmıştır.

Çekişmeli boşanma davasında genel boşanma sebepleri

Türk Medeni Kanunu’nun 166.maddesinde düzenlenmiştir. Genel boşanma sebeplerinde esasen, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması ve bu nedenle eşlerin ortak bir hayat sürdürmeye devam etmesinin kendilerinden beklenemez hale gelmiş olmasıdır. Çekişmeli boşanma davasında genel boşanma sebeplerine; şiddetli geçimsizlik, tehdit, hakaret, küçük düşürme, karı-koca ilişkisinin kurulamaması, alışılmışın dışında cinsel birlikteliğe zorlanma, evin veya çocukların bakımının ihmal edilmesi gibi birçok örnek verilebilmektedir. Yukarıda sayılan genel boşanma sebepleri, sınırlı sayıda değildir. Her somut olayda kendi içinde değerlendirilmek üzere, evlilik birliğini sarsan her türlü olay genel boşanma sebebidir.

Çekişmeli boşanma davasında özel boşanma sebepleri

Genel boşanma sebeplerinin aksine, Türk Medeni Kanunu’nda sınırlı sayıda belirlenmiştir. Kanunda belirtilen bu boşanma sebepleri dışında özel boşanma sebebi yoktur ve buna dayanarak boşanma davası açılamaz. Bununla birlikte, Kanun’da belirtilen özel boşanma sebebine dayanarak çekişmeli boşanma davası açan eş, özel boşanma sebebinin varlığını ispatla yükümlü olmakla birlikte, karşı tarafın kusurunu da ispatlamakla yükümlüdür. Kanun’da sayılan özel boşanma sebepleri şunlardır:

  • Zina ( Aldatma )
  • Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
  • Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
  • Terk
  • Akıl hastalığı

Çekişmeli boşanma davalarında yalnızca boşanma sebebinde değil, boşanmada kimin daha kusurlu olduğu, nafaka, maddi ve manevi tazminat, velayet, mal paylaşımı/mal rejimi konularında da çekişme söz konusu olabilmektedir. Boşanma davası sürecinde bir hak kaybı yaşamamak için, boşanma avukatı aracılıyla dosya takibi sağlanmalıdır.

Anlaşmalı Boşanma Davası Nedir ?

 Anlaşmalı boşanma davasından söz edilebilmesi için, Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddesinde öngörülen şartların gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma için ön şart, evliliğin en az bir yıl sürmüş olmasıdır. Diğer şartların da gerçekleştiğini gören hakim, boşanmaya karar verecektir.

Zira eşlerin boşanma hususunda anlaşmaları, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına ve bu nedenle eşlerin ortak hayatı sürdürmeye zorlanamayacağı hususunda genel bir kanı oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra, eşlerin boşanma hususunda anlaşmış olmaları, boşanma sonucunun oluşması bakımından yeterli değildir. Hakim, anlaşmalı boşanma kararı veren tarafları dinlemek suretiyle kanunda yer alan diğer şartların mevcut olması halinde boşanmaya karar vermektedir. Bu kapsamda, boşanma davaları boşanma avukatı ile takip edilmesine rağmen, boşanmaya karar veren eşlerin duruşma esnasında hazır bulunmaları gerekmektedir.

Anlaşmalı boşanma davasının en önemli unsuru, anlaşmalı boşanma protokolüdür. Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlanması ve anlaşmalı boşanma davası açılması için mutlaka bir boşanma avukatına danışılmalıdır. Zira, boşanma davaları, eşlerin ortak hayatı sona erdirmesinden ibaret olmayıp müşterek çocukların velayeti, nafaka gibi konular başta olmak üzere, düğünde takılan takıların paylaşımına kadar birçok husus barındırmaktadır. Boşanma gibi yorucu ve zor bir sürecin en iyi şekilde yönetilebilmesi ve herhangi bir hak kaybı yaşanmaması için bir boşanma avukatına danışılmalıdır.

Boşanma Davası Nasıl Ve Nerede Açılır ?

Boşanma davası, aile mahkemelerinde açılmaktadır. Boşanma davaları için görevlendirilmiş aile mahkemeleri, Türk Medeni Kanunu’nun 184.maddesinde yer alan özel yargılama usul kurallarını da dikkate alarak genel kurallara göre yargılama yapmaktadır.

Anlaşmalı boşanma davası ile çekişmeli boşanma davasında uygulanan usul kuralları farklılık göstermektedir. Şöyle ki, çekişmeli boşanma davasında uygulanan, ön inceleme, cevap dilekçesi, tebligat gönderilmesi gibi aşamalar anlaşmalı boşanma davasında yer almamaktadır. Bununla birlikte, anlaşmalı boşanma davasının en önemli unsuru olan boşanma kararı almış eşler tarafından imzalanan anlaşmalı boşanma protokolünün hakim tarafından onaylanması gerekmektedir. Duruşma sırasında, anlaşmalı boşanma protokolünün hakim tarafından onaylanması ile boşanma kararı verilmektedir.

Anlaşmalı boşanma davasının hangi adliyede açıldığının bir önemi bulunmamaktadır. Şöyle ki, taraflar Şişli’de ikamet etseler bile, İstanbul Anadolu Adliyesi’nde anlaşmalı boşanma davası açabilmektedir. Zira yetkili mahkemenin belirlenmesi, tarafların iradesine bırakılmış olup herhangi bir yetki kuralı öngörülmemiştir. Bununla birlikte, çekişmeli boşanma davasının açılabilmesi için çeşitli yetki kuralları belirlenmiştir. Buna göre çekişmeli boşanma davasında yetkili mahkeme şu şekilde belirlenmektedir.

  • Davalı tarafın yerleşim yerinin bulunduğu aile mahkemesinde çekişmeli boşanma davası açılabilir.
  • Davacı tarafın yerleşim yerinin bulunduğu aile mahkemesinde çekişmeli boşanma davası açılabilir.
  • Boşanmak isteyen eşlerin, son 6 aydır ikamet ettikleri yer aile mahkemesinde çekişmeli boşanma davası açılabilir.

Çekişmeli Boşanma Davasının Sonuçları Nelerdir ?

 Boşanma davası sonucunda, boşanma kararı verilmesi sadece evlilik birliğinin sona ermesi anlamına gelmemektedir. Evlilik birliğinin sona ermesi, boşanmanın sonuçlarından biridir. Bunun dışında, kanun gereği kendiliğinden/kararda yer almasına gerek olmadan bazı sonuçlar meydana gelir. Örneğin, boşanma kararının kesinleşmesi üzerine, kararın bir örneği nüfus müdürlüğüne gönderilir ve tarafların medeni durumundaki değişiklik söz konusu olur. Buna karşılık bir kısım sonuçlar, kararda yer almalarına bağlıdır. Örneğin, nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat, mal rejiminin tasfiyesi gibi hususlar hakim tarafından karara bağlanmalıdır.

Çekişmeli Boşanma Davasında Velayet

 Genel olarak velayet, çocuğun eğitimini, öğretimini, bakımını ve temsilini kapsamaktadır. Bununla birlikte, velayet altındaki çocukların, kişiliklerine ve mallarına ilişkin hakları, ödevleri ve yükümlülükleri kapsamaktadır.

 Evlilik birliği devam ederken, kural olarak anne ve baba tarafından birlikte kullanılan velayet, boşanma sonucunda anne veya babadan birine verilir. Velayetin hangi tarafa verileceği konusunda hakime geniş bir takdir yetkisi verilmiştir. Bu kapsamda, hakimi etkileyecek yegane husus, çocuğun menfaatidir. Çocuğun üstün yararı dikkate alınarak velayetin hangi tarafa verileceği belirlenir. Velayeti kendisine verilmeyen eş ise, hakim tarafından belirlenecek zaman dilimlerinde çocuk ile kişisel ilişki kurmaktadır.

Çocuğun velayeti kendisine bırakılmamış olan eş, daha sonradan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için aile mahkemesine başvuru yapabilir. Velayet davası ve çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için, boşanma avukatı desteği alınmalıdır.

 Çekişmeli Boşanma Davasında Maddi Ve Manevi Tazminat

Boşanmanın mali sonuçlarından biri, maddi ve manevi tazminat talep etme hakkıdır. Belirtmek gerekir ki, maddi ve manevi tazminat ilgilinin talebi üzerine dikkate alınacak bir husustur. Maddi ve manevi tazminat talep edilmemesi halinde hakim re’sen maddi ve manevi tazminata hükmedemez. Bu nedenledir ki, herhangi bir hak kaybının yaşanmaması için, boşanma avukatı uzmanlığına başvurulmalıdır.

Maddi tazminat, mevcut ya da beklenen menfaatleri zedelenen, daha az kusurlu olan ya da kusuru bulunmayan eş tarafından talep edilir. Hakim somut olayı değerlendirerek, uygun bir tazminata hükmeder.

Manevi tazminat talebi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan eş tarafından, kusurlu olan diğer eşe yöneltilir. Hakim tarafından somut olayın koşulları değerlendirilerek, uygun bir tazminata hükmedilir.

Maddi ve manevi tazminat talepleri boşanma davasıyla birlikte talep edilebilir. Ancak boşanma davasıyla birlikte talep edilmemiş olması halinde, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde ayrı bir dava açılarak da talep edilmesi mümkündür.

Çekişmeli Boşanma Davasında Nafaka 

Tedbir Nafakası

Boşanma davasında, dava tarihinden başlamak üzere ve boşanma davasının neticelenmesine kadar geçen süre için geçerli olmak üzere, tedbiren hükmedilen nafakadır. Tedbir nafakası, eşlerden birinin ya da reşit olmayan çocuğun geçimini sağlamak amacıyla talep edilmektedir.

Boşanma davasında tedbir nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka talep eden eşin ve çocuğun geçimi için nafakaya ihtiyaç duyulması gerekmektedir. Bu nedenle, ekonomik olarak iyi durumda olan eş lehine tedbir nafakasına hükmedilmez. Ancak, ekonomik durumuna bakılmaksızın taraflardan her biri karşı taraftan, çocukları için tedbir nafakası ödemesini talep edebilmektedir. Tedbir nafakasına hükmedilmesi halinde, nafaka boşanma davası süresince ödenmekte ve dava sonunda sona ermektedir.

Yoksulluk Nafakası

 Boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Hakimin yoksulluk nafakasına hükmedebilmesi için, yoksulluğa düşen tarafın talepte bulunması gerekmektedir. Talepte bulunulmamış olması halinde re’sen yoksulluk nafakasına hükmedilemez.

Yoksulluk nafakası talep edecek eşin, boşanmada kusuru olsa dahi diğer eşten daha az kusurlu olması aranır. Yani, yoksulluk nafakası talebinde bulunan eşin, boşanmada daha kusurlu olması, yoksulluğa düşecek olsa bile, lehine nafakaya karar verilmesine engel teşkil eder. Her halde, yoksulluk nafakası ödeyecek olan eşin mali gücü ile orantılı bir nafaka miktarına hükmedilir.

İştirak Nafakası

 İştirak nafakası, velayeti kendisine verilmeyen eş aleyhine, ergin olmayan çocuk lehine herhangi bir talep olmaksızın da hakim tarafından hükmedilen nafaka türüdür. Bu nafaka türünde, tarafların boşanmaya neden olan kusur oranlarının hiçbir önemi bulunmamaktadır. Bu nafaka türündeki amaç ergin olmayan çocuğun yetiştirilmesi, sağlık, barınma, eğitim vs. giderlerine velayet kendisine verilmeyen eşin mali gücü oranında katılmasını sağlamaktır.

Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan nafaka taleplerine ilişkin dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden 1 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Çekişmeli boşanma davasının kesinleşmesinden sonra açılacak nafaka davalarında, nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.

Hizmetlerimizle ilgili daha kapsamlı bilgiye ulaşmak ve aile hukuku ile ilgili problemleriniz hakkında ofisimize başvurmak için sitemizin iletişim kısmından bize ulaşarak Fethiye boşanma avukatı çalışmaları ile ilgili daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir