Kasten yaralama suçu, Türk Ceza Kanunu‘nun 86. maddesinde düzenlenen bir suçtur ve bu suçla korunan hukuksal yarar, kişinin beden dokunulmazlığıdır. Beden dokunulmazlığı, hem vücut bütünlüğünü hem de sağlığını kapsamaktadır. Kişinin vücut bütünlüğüne yönelik herhangi bir saldırı veya zarar verme eylemi, yaralama suçunu oluşturabilir. Vücut bütünlüğünden kasıt, fiziki bütünlüğün yanı sıra psikolojik ve ruhsal bütünlüğü de kapsamaktadır. Bu nedenle, yaralama suçu mağdurun bedenine yönelik bir saldırıyı, hak ihlalini ve hukukun koruma altındaki değerleri hedef almaktadır. Ayrıca, yaralama suçu aynı zamanda kamu düzenini de korumaktadır. Çünkü şiddet içeren bu suçlar toplumsal huzuru bozabilir ve kamusal güvenliği tehdit edebilir. Bu nedenle, yaralama suçuyla korunan hukuksal yarar hem bireysel hem de toplumsal açıdan önemlidir. Yaralama suçu işleyen kişiler, mağdurun beden bütünlüğünü ve kişilik haklarını ihlal ettiği için cezalandırılır. Bu cezaların amacı, hem suçun önlenmesi hem de mağdurun korunmasıdır. Türk Ceza Kanunu bir bütün olarak değerlendirilmeli ve mutlaka ceza avukatı hukuki desteği alınmalıdır. Suç tasnifinin yapılabilmesi, haklarınızın en iyi şekilde savunulabilmesi ve mağduriyetinizin en aza indirilebilmesi için ceza avukatı ile çalışılması gerektiğini ve sitemiz iletişim kısmından bize ulaşabileceğinizi hatırlatırız.

Kasten Yaralama Suçu Nedir?

Yaralama suçu, Türk Ceza Kanunu‘nun en temel suçlarından biridir ve insanların bedensel bütünlüğüne yönelik bir suçtur. Bir kişinin başkasının sağlığını veya bedensel bütünlüğünü kısmen veya tamamen bozması anlamına gelir. Bu bozulma sonucunda, kişinin sağlığına, hayatına veya çalışma gücüne zarar gelebilir. Yaralama suçu, özellikle kişiler arasında çıkan kavgalar ve şiddetli çatışmalar sonucu meydana gelir.

Türk Ceza Kanunu‘na göre, yaralama suçu kasten veya taksirle işlenebilir.

Kasten yaralama suçu, kişinin bilerek ve isteyerek başkasının sağlığını veya bedensel bütünlüğünü bozmak için hareket etmesi sonucu işlenir. Örneğin, bir kişinin başka bir kişiyi bıçaklaması veya darp etmesi kasten yaralama suçunu oluşturur.

Taksirle yaralama suçu ise, kişinin dikkatsizliği veya tedbirsizliği sonucu başkasının sağlığının veya bedensel bütünlüğünün kısmen veya tamamen bozulmasına neden olması durumunda gerçekleşir. Örneğin, bir aracı kullanırken dikkatsizlik sonucu bir yayaya çarpmak ve onun yaralanmasına neden olmak taksirle yaralama suçunu oluşturabilir.

Yaralama suçu, Türk Ceza Kanunu‘nun 86. maddesinde tanımlanmıştır. Bu suçun maddi ve manevi unsurları şöyledir:

Maddi unsurlar:

Başkasına vücut dokunulmazlığı ihlali: Yaralama suçunun maddi unsurlarından biri, bir kişinin vücut dokunulmazlığının bozulmasıdır. Bu dokunulmazlığın ihlali, mağdurun cildine temas etmek veya herhangi bir şekilde vücuduna zarar vermek şeklinde gerçekleşebilir.

Sağlık bozulması: Yaralama suçunun diğer bir maddi unsuru ise, mağdurun sağlığının bozulmasıdır. Bu, geçici ya da kalıcı olabilir ve mağdurun fiziksel veya zihinsel sağlığına zarar verebilir.

Manevi unsurlar:

Kast: Yaralama suçunun manevi unsurlarından biri, failin kasıtlı olarak bir başkasının vücut dokunulması veya sağlık bozulmasını amaçlamasıdır. Failin, yaralama eylemini bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi gerekmektedir.

Taksir: Yaralama suçunun taksirli olarak işlenmesi halinde, failin özen yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu nedenle mağdura zarar verdiği kabul edilir. Ancak taksirli yaralama suçu, kasten işlenen yaralamaya göre daha az cezai yaptırıma tabidir.

Yaralama suçu, hem maddi hem de manevi unsurları içeren bir suçtur. Suçun maddi unsurları, mağdurun vücut dokunulmazlığının ve sağlık durumunun bozulmasıdır. Manevi unsurları ise, kasıt veya taksirli hareket etmek şeklinde ortaya çıkar. Suçun her iki unsuru da varsa, yaralama suçu oluşmuş olur. Bu yazımızın konusu, kasten yaralama suçu olup taksirle yaralama konusu üzerinde durulmayacaktır. Ancak yaralama suçu, taksirli olarak da işlenebilir.

 

Kasten Yaralama Suçu Hangi Hareketlerle İşlenebilir?

Kasten yaralama suçu, serbest hareketli bir suçtur. Dolayısıyla, mağdura acı veren, sağlığını veya algılama yeteneğini bozan her türlü hareketle işlenebilir. şöyle ki, bir kişinin bir başka kişiye, kısmen veya tamamen sağlığına zarar veren, hastalanmasına sebep olan, hastalığının artmasına veya sürekli hale gelmesine neden olan veya organlarında geçici veya sürekli bir işlev bozukluğuna neden olan hareketleri ile gerçekleştirilir.

Kasten yaralama suçu ile ilgili Yargıtay kararlarında, bir kişinin başka bir kişiye yumrukla veya tekmeyle vurma, kesici alet veya silah kullanma, boğma veya boğarak nefessiz bırakma, uçan cisimleri atma, bir araçla çarpma veya itme gibi hareketler kasten yaralama suçu kapsamında değerlendirilmektedir.

Ceza Hukuku’nda her somut olay kendi içinde değerlendirilir. Bu kapsamda, suç tasnifinin yapılabilmesi, haklarınızın en iyi şekilde savunulabilmesi ve mağduriyetinizin en aza indirilebilmesi için ceza avukatı ile çalışılması gereklidir.

 

Türk Ceza Kanunu’nda Kasten Yaralama Suçu ve Cezası

Temel ve Basit Kasten Yaralama Suçu ve Cezası (TCK m.86)

(1) Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. (Ek cümle:12/5/2022-7406/3 md.) Suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz.

(3) Kasten yaralama suçunun;

a) Üstsoya, altsoya, eş, boşandığı eş veya kardeşe karşı,

b) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,

c) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,

d) Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,

e) Silahla,

f) Canavarca hisle

İşlenmesi halinde, şikâyet aranmaksızın, verilecek ceza yarı oranında, (f) bendi bakımından ise bir kat artırılır.

 

Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama Suçu ve Cezası (TCK m.87)

(1) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Konuşmasında sürekli zorluğa,

c) Yüzünde sabit ize,

d) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, bir kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde üç yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde beş yıldan az olamaz.

(2) Kasten yaralama fiili, mağdurun;

a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,

b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,

c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,

d) Yüzünün sürekli değişikliğine,

e) Gebe bir kadına karşı işlenip de çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, iki kat artırılır. Ancak, verilecek ceza, birinci fıkraya giren hallerde beş yıldan, üçüncü fıkraya giren hallerde sekiz yıldan az olamaz.

(3) Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, yukarıdaki maddeye göre belirlenen ceza, kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre, yarısına kadar artırılır.

(4) Kasten yaralama sonucunda ölüm meydana gelmişse, yukarıdaki maddenin birinci fıkrasına giren hallerde sekiz yıldan on iki yıla kadar, üçüncü fıkrasına giren hallerde ise on iki yıldan on sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

 

Kasten Yaralama Suçu Bakımından Ceza Avukatı Önemi

Kasten yaralama suçu gibi ceza hukuku kapsamında değerlendirilen davalar, kişilerin özgürlüğü, itibarı ve geleceği açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle, kasten yaralama davalarında avukatın rolü oldukça önemlidir. Gerek soruşturma aşamasında gerekse kovuşturma aşamasında ceza avukatı desteği alınmalıdır.

Ceza avukatı, müvekkilinin haklarını ve menfaatlerini savunmak, ona hukuki destek vermek, kanunlara uygun bir şekilde savunma stratejisi geliştirmek, davanın seyrini izlemek ve gerektiğinde itiraz etmek gibi görevleri yerine getirir. Kasten yaralama suçu davalarında, ceza avukatı, müvekkilini yargılama sürecinin her aşamasında temsil eder, müvekkilinin savunmasını hazırlar, delilleri ve tanık ifadelerini değerlendirir ve mahkeme sürecinde müvekkilinin haklarını savunur.

Ayrıca, kasten yaralama davalarında ceza avukatı bilgi, deneyim ve tecrübesi, müvekkilin savunmasında etkili olabilir. Bu nedenle, kasten yaralama suçu ile ilgili bir dava açıldığında veya kişi kasten yaralama suçundan şüphelenildiğinde, bir ceza avukatı ile çalışmak, kişinin haklarının korunması ve en uygun savunma stratejisi oluşturulması için önemlidir. Sitemiz iletişim kısmından bize ulaşabilirsiniz.